Kredi kullanarak konut satın almak isteyen vatandaşlar bankaların kapısını çalarken, bankalar ise vatandaştan masraf üstüne masraf kesmeye başladı. SABAH gazetesinden Barış Şimşek'in haberine göre Deprem sigortası (DASK) ve damga vergisi gibi zorunlu olan masrafların haricinde bankalar diğer tüm alanlarda uyguladığı ücret ve aracılık ettiği sigorta bedellerinde de fahiş oranlarda artışa gitti. Konut sigortası ve hayat sigortası yaparken vatandaşın istediği sigorta şirketlerinden teklif alarak en uygun fiyatlı sigortayı tercih etme seçeneğini de elinden alan bankalar son olarak EFT ücreti de kesmeye başladı.
Kredi kullanarak konut satın almak isteyen vatandaşlar bankaların kapısını çalarken, bankalar ise vatandaştan masraf üstüne masraf kesmeye başladı. DASK ve damga vergisi gibi zorunlu olan masrafların haricinde bankalar diğer tüm alanlarda uyguladığı ücret ve aracılık ettiği sigorta bedellerinde de fahiş oranlarda artışa gitti.
Konut sigortası ve hayat sigortası yaparken vatandaşın istediği sigorta şirketlerinden teklif alarak en uygun fiyatlı sigortayı tercih etme seçeneğini de elinden alan bankalar son olarak EFT ücreti de kesmeye başladı.
Kredi ile konut sahibi olmak için bankaların kapısını çalan vatandaşlar akla hayale gelmeyecek masraflarla karşı karşıya bırakılmaya devam ediliyor. Bankalar yaklaşık 1 milyon TL'lik konut kredisi için 10 yıl vadeli ortalama yüzde 3.30 faiz tutarıyla vatandaştan toplam kredi geri ödemesini 4 milyon TL olarak isterken, bu da yetmezmiş gibi daha kredi kullanım aşamasında zaten yeterli parası olmadığı için bankaya başvuran vatandaşın çaresizliğini fırsata çeviriyor.
7 KALEMDE PAR ALIYORLAR
1 milyon TL'lik kredi kullanımlarında konutun durumu ve bölgesine göre yaklaşık 8-15 bin TL arasında değişen ekspertiz ücreti, ilki peşinen alınan ve her yıl uygulanan ortalama 8-20 bin TL arasında değişen konut sigortası, kısa süreli kredi kullanımlarında tek sefer, 10 yıllık kullanımlarda ise her yıl olacak şekilde ortalama 15-80 bin TL arasında değişen hayat sigortası, kredinin binde 5'i oranında kredi tahsis ücreti (eski adı dosya masrafı), yaklaşık 1000 TL ipotek tesis ücreti, kredinin onaylanması sürecindeki işlemler için kredinin belirli bir yüzdesi şeklinde komisyon bedeli (bankadan bankaya değişiyor) ve şimdi de EFT adı altında yaklaşık 1 milyon TL'lik gönderim için 1000 TL ücret kestiği öğrenildi.
Tüm bu kesintilerle bankaların 1 milyon TL'lik konut kredisi kullanan vatandaşlardan ilk etapta 75 bin TL'ye yakın ücret tahsil ettiği ve vatandaşa 925 bin TL verdiği kaydedildi.
Bankaların son olarak uygulamaya aldığı EFT ücreti ise bu kadarına da pes dedirtti. Daha önce konut kredisi kullanacak kişi bankaya gider eğer hesabı yoksa kredi kullanacağı banka tarafından hesap açılır ve uygun görülen kredi miktarı EFT ücreti olmadan doğrudan evini satan kişinin hesabına aktarılırdı. Şimdi ise bankaların önce parayı krediyi kullanan kişinin hesabına aktardığı, buradan da yine banka yetkilisi tarafından EFT ücreti kesilerek konutunu satan kişiye gönderildiği öğrenildi.
TÜDER UYARDI: HAKKINIZI ARAYIN
Tüketiciler Derneği (TÜDER) Başkanı Levent Küçük, bankaların bugüne kadar yasaların hep etrafından dolaştığını belirterek, "Mesela bankalara dosya masrafını kaldırın denildi, bankalar bunun adını kredi tahsis ücreti olarak değiştirerek kesmeye devam etti. Şimdi de kendisinden yüksek faizle kredi kullanan insanlardan EFT ücreti kesmeye başladılar. Bankalar iyice sinekten yağ çıkarmaya çalışıyor. Bu durumla karşılaşan vatandaşlar banka genel müdürlüklerine, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'na, Türkiye Bankalar Birliği'ne ve Tüketici Hakem Heyetleri'ne şikayette bulunsun" dedi.
Küçük ayrıca bankaların hayat ve konut sigortalarında vatandaşlara istedikleri şirketlerden teklif alarak sigorta yapmalarına olanak tanıyacak fırsatı tanımaları gerektiğini ifade ederken, "Bankalar kredi kullanacak vatandaşlara zorunlu olmamasına ve zaten kendilerini evi ipotek ederek garantiye almalarına rağmen hayat ve konut sigortası dayatmasında bulunuyor. Vatandaşlara bu noktada diğer sigorta şirketlerinden fiyat teklifi alarak kendileri için avantajlı olan sigortayı seçme tercihi sunulması gerekiyor. Ancak bankalar kendi anlaşmalı oldukları sigorta şirketleri ile en üst limitten sigorta yaparak vatandaşı mağdur ediyor. Bu tür durumla karşılaşan vatandaşlar kredi ihtiyacı için bankanın dayattığı sigortayı kabul edecekse dahi sözleşmeye şerh düşsün. Kredi kullanımının ardından da Tüketici Hakem Heyetlerine başvurarak hakkını arasın" diye konuştu.